İŞİTME - DİL ve KONUŞMA

Hayatımızda önemli anlamlara sahip sesler vardır. İşitilen seslerden seçtiklerimizi alırız. Beyin işitilen seslerin tını-pitch, şiddet ve süreleri gibi fiziksel özelliklerini analiz eder.

Analiz edilen bu seslerden sinyalin tamamı kelimeler daha sonrada cümleler olarak tanımlanır. Her bir ses sinyaline ait "görüntü" ler alınır. Bu görüntüler daha önce uzun hafızada depolanmış "görüntüler ile karşılaştırılır (kapı sesi, gel dedi, oturulmaz dendi gibi). Yeni bilgi ile ise, duygu ve anlamına uygun yeni ses ve görüntü kaydı yapılır. Daha sonra söylenenler tanınır ve anlaşılır. Bu şekilde konuşmaları dinlerken öğreniriz. Kısacası görüntü ve duygusu olmadan sesler tanımlanmaz ve anlaşılmaz.

"YALÇINKAYA"yöntemi, konuşma seslerinin işitildiği anda tanımlanması ve işitsel imaj ve duygular ile eşleşen dil ve konuşmayı öğrenme yöntemini içerir.

Bunlar:

1) seslerin işitildiği anda işlemlenmesi (temporal işlemleme:frekans, şiddet, süre)
2) konuşma seslerinin öğrenilmesi
3) İşitme ve konuşma fizyolojisi işleyişinin aynası olan PARE.

I. PARE NEDİR?

“YALÇINKAYA” yöntemi içerisinde uygulanan dil ve konuşma gelişimi eğitimidir.

PLANSIZ ANI RESİMLEME (PARE)

               Yaşanılan gerçek olayda öğretilen kelimeye ait konuşma sesleri, görüntüsü ve yaşanılan olayın duygusunun birlikte kaydedilmesidir.

              Plansız Anı Resimleme (PARE), gerçek hayat-ev-merkezli işitme, dil ve konuşma gelişimi yöntemidir. Doğal yaşam içinde yaşanan olayın resminin çizilerek kelimeyi çağrışım yoluyla bellekte tutmayı ve öğrenmeyi gerçekleştirir. PARE yeni kelime ve kelimenin anlamını öğretme yöntemidir. İşitsel işlemleme bozukluğu ya da yapısal konuşma gecikmesi olan çocuklarda kullanılan bir metoddur.

              Ses ayırtetme kitabı (Sağ Hemisfer Eğitimi, Temporal İşlemleme Kitabı); sese ait gerçek nesneler (ses çalışması) ve PARE resim kartlarından oluşan bir setin bütünüyle çalışılması gereklidir.

II. PARE YÖNTEMİ NASIL UYGULANIR?

              Yaşanılan görsel ve işitsel uyaranlara ait bilginin birlikte anımsanmasını sağlamak için o andaki bağlamı resimlenir. Sadece olayı hatırlatan kişileri, nesneleri, durumu hatırlatan ifadelerin resimde bulunması yeterlidir.

              İlk 100- 250 ms uyaranı işlemlemek için çok kritiktir. Görsel ve işitsel bilgilere ait bağlam bu süreler içinde kaydedilmezse, pasif olarak silinmektedir. Bu nedenle yaşanan olay o anda çizilerek resimlenir.

              Dinleme yolu ile alınan işitme ve konuşma uyaranları (konuşma sesleri) kısa süreli hafızaya kaydedilir. Çocuğun işittiği kelimeyi kısa süreli hafızaya kaydedebilmesi için öncelikle dinlemesi gerekmektedir.

              Yöntemin Şekli: Dinleme yolu ile öğrenilmesidir.

III. YALÇINKAYA YÖNTEMİ NASIL GELİŞTİRİLMİŞTİR?

               YALÇINKAYA YÖNTEMİ; Dr. Fikret Fulya Yalçınkaya’nın yıllar süren çalışmaları ve birikimi ile oluşturduğu bilimsel bir yöntemdir.

              Yöntemin telif hakkı kendisi tarafından alınmış olup; yöntemin doğuş sürecini “İşitme fizyolojisi ve nörolojik işleyişini kapsayan, işitmeden konuşmaya geçen süreçte işlemleme fonksiyonunun eğitimin içine yerleştirilmesi gerektiğini görerek, İşitsel işlemleme fonksiyonunun aynası olan PARE odaklı YALÇINKAYA YÖNTEMİ’ni geliştirdim.” şeklinde açıklamaktadır.

              Program, işitsel sistemin nörolojisi (iç kulak/koklea, işitme siniri, lateral leminiskus, inferior kollikulus, medial genigulat badi, kortekste Heschl’s gyrus) ve fizyoloji fonksiyonunun işleyişine göre hazırlanmıştır.

REFERANS;
Yalçınkaya F. (2011).
The new training method for speech and language delay: learning the new words by “Synchronously-understanding the Unplanned Event through its Picture and Listening” (SUEPL).TheJournal of International Advanced Otology. 7 (1) 71-81


Dil ve Konuşma Nedir?

             Dil, kelimelerin anlamları, yeni kelime üretme, düşünceye uygun kelime seçimi, kelimelerin anlam olarak doğru sıralanması ve duruma uygun kelimelerin birleştirilerek cümle oluşturulması ile ilgili kurallar bütünüdür. Konuşma ise anlamlı kelimeleri düşünceye uygun olarak doğru sıralama ile gerçekleştirilmektedir. Bir çocuğun dil ve konuşma gelişimine normal demek için, çocuğun yaşıtları ile benzer konuşma ifadelerini kullanması beklenir.

DİL GELİŞİMİ Nasıl Gerçekleşir?

             Günlük hayatta karşılıklı konuşmaları ve devam eden konuşmaları dinleme; bunları yorumlayıp anında cevap verme fonksiyonları saniyeler içinde olup bitmektedir.

             Hiç konuşmayı öğrenmemiş bir çocuk ile yabancı lisanı öğrenen bir yetişkin için dili öğrenme fonksiyonları aynıdır. Örneğin İtalya’ya gittiniz. Size İtalyanca birçok resim gösterdiler. Sizde bu resimlerin isimlerini İtalyanca taklit ettiniz. Sonunda her resmin ismini öğrendiniz. Siz şimdi İtalyanca konuşabilecek misiniz?. Hayır. Taklit ettiğinizde sadece işitsel taklit merkezi devreye girer. Dil ve konuşma merkezleri devreye girmez. Bu nedenle taklit ve “bu ne” eğitim yöntemleri çocuklarda konuşma gecikmesi yapar. Çünkü beyin sürekli kullandığı fonksiyonu dominant çalıştırır. Dil merkezleri dil fonksiyonu için devreye girmediğinden mature (bir fonksiyonu gerçekleştirme yerliliğine ulaşma) olamaz. Taklitte sadece sesler ifade edilir. Kelime içindeki sesleri ve sırasını dizmek (lexicon) ve kelimenin anlamını öğrenmek farklı kavramlardır. Her üç fonksiyonda da beynin farklı bölümleri koordineli çalışır. Gerçekte gerekli olan aşağıdan yukarı veri girişi eğitimidir. (bottom-up).

             Dil ve konuşma için doğal ortamlarda önce dinleme öğretilmeli, sonra konuşma sesleri farkettirilmeli, en son seslerin anlamları öğretilmelidir. Eğer çocuk, dinlemeye maruz kalmazsa işittiğini hafızaya kaydedemez. Yani konuşulan dili anında anlayamaz

Gecikmiş Konuşma Nedir?

             Dil ve konuşma gelişiminin kronolojik yaşı düzeyinde olmamasıdır. Kronolojik yaşı ne olursa olsun dil yaşı ne ise, o yaş düzeyinde konuşmakta ve konuşulanları anlamaktadır. Örneğin çocuğun kronolojik yaşı 4 olabilir, fakat ifade edici dil yaşı yani konuşması, 18 -23 aylar arasında olabilir. Konuşmayı anlama yaşı ise, 2 yaş civarında olabilir. Bu durumda çocuk sadece 18 -23 aylar arasındaki bir çocuk gibi konuşur, 2 yaş seviyesindeki bir çocuk gibi konuşulan dili anlayabilir. Bu nedenle dil ve konuşma gelişiminde gecikmesi olan çocukların konuşma ifadelerinin kronolojik yaşına göre konuşması beklenmemelidir.

Dinleme Nedir ?

             Dinleme ile ses paternleri (kelime içindeki heceler, her bir heceyi oluşturan seslerin frekansları, şiddetleri, süreleri, tınıları, vurguları, vs) işitsel yollarda (cochlear nucleus, superior olivary complex, lateral lemniscus, inferior colliculus, medial geniculat body, auditory cortex) işlemlenir. Kelime içindeki konuşma seslerinin neler olduğu, kelime içindeki seslerin sırası analiz edilir. Bu analizden sonra bilgiler beyne aktarılır, dilin anlamı ve hafızaya kaydetme ile ilgili fonksiyonları devreye girer. Biz eğer çocuğa günlük hayatta dinlemeyi öğretirsek, nerede, kimle olursa olsun dinlediği konuşmayı duyduğu anda tanıma hızını kazandırmış oluruz.

İşitsel ve Görsel Sinyallerin Alınması ve Kaydedilmesi

             Günlük hayatta gördüklerimizi ve işittiklerimizi o an içinde alıp yorumlayamazsak, arkasından başka bir cümle geldiği için tüm dinlediklerimizi kaçırırız. Konuşmayı dinleme esnasında kullandığımız anlık ve kısa süreli bellek, bireyin duyduğu cümleler içindeki kelimeleri anlamlaştırana kadar bilgiyi tutar. Kelimeler arasındaki anlam bağlantıları kurulamazsa, alınan bilgi kısa süreli bellekten silinir. Yeni bilgilerde kısa süreli bellekte en az 20-30 sn kalır. Bunun yanı sıra yeni bilgi tanınıp işlenmezse kaybedilir/silinir (Jonides ve ark., 2008). Görsel bilgiler ise, yaklaşık olarak 500 ms, bazı durumlarda ise 50 ms kalır (Vogel ve Machizawa, 2004). Kısa süreli bellekte kaydedilen konuşma sesleri tanınır, kelime veya kelimeler arasındaki bağlantı kurulur ve anlamları öğrenilir ise bu bilgiler uzun süreli belleğe aktarılır. Bu şekilde, kısa süreli bellek yeni bilgiyi almak için temizlenmiş olur. Ancak kısa süreli bellek hala eski bilgiyi anlamlaştırmakla meşgulse çocuk, yeni gelen konuşmaya dikkatini veremez. Bu durumda, konuşmanın mesajı alınmadan silinmiş olur. Bu nedenle konuşmaları anında anlamak için dinleme becerisi çok önemlidir. Dinlenilen bilgiyi normal işlemleyebilme (konuşma seslerinin ayırt edilmesi, seslerin hangi kelimelere ait olduğunun tanımlanması) ve seslerle anlamlarını birleştirebilme fonksiyonları dil ve konuşmayı anında öğrenmek için gereklidir (Bonte ve ark., 2006; Chermak ve Musiek, 2002; Brown, 2008).

Dil Gelişimi Evreleri

             Bebeklik Bebek anne karnında annesinin seslerini işitme, doğumdan itibaren ağlama ile konuşmaya başlar. Farklılaşmış ağlama tonlamaları ile farklı cümleler kurarak konuşur. Altı ıslanınca farklı, acıkınca farklı, gazı olunca farklı ağlama tonları kullanırlar. Bebekler insan sesine ve annelerinin seslerini bakmaktan hoşlanırlar. Özellikle tanıdığı kişilerin yüksek tınılı seslerine bakmak, göz kontağı kurularak konuşulması çok hoşlarına gider. Bu durum, işitme ve konuşma gelişimi için çok önemlidir. İletişim doğumdan itibaren ağlama ile başlamasına rağmen, konuşulan dili duyduğu anda duyduklarını taklit etme ile başlar.

Doğum ile 3 Ay Arasındaki Dil Gelişimi

  • Annesinin sesini tanır, bakar
  • Konuşulduğu zaman gülümser, sakinleşir
  • Özellikle tanıdık seslere başını çevirir, bakar
  • Memnun olduğunu ifade eden sesler üretir
  • Farklı ihtiyaçları için farklı ağlama şekilleri kullanır
  • Güvercin gugulaması gibi sesler çıkarır
  • Aynı sesleri sıklıkla söylemeye başlar (gıgı, gıgı, ııııg,ııııg gibi)
  • Ünlü/sesli seslere benzer sesleri, gıgıldama oyunlarında sık olarak söyler. "ooh" ve "ah"
  • 3- 6 ay Arasındaki Dil Gelişimi
  • Konuşan kişiye doğru başını çevirir
  • Konuşmacının ağız hareketlerini seyreder, izler, takip eder
  • Sesinin tonunda değişiklikler yapar, konuşan kişiye bu değişik seslerle cevap verir
  • Yüksek şidette ses çıkarma oyunları oynar. Durup tekrar çıkarır
  • Hoşnutluk ve hoşnutsuzluk sesleri çıkarır
  • Acıkınca, sıkıntısı olunca ki ağlamaları değişir. Her bir ihtiyaç için farklı ağlamaya başlar
  • Güler, plan hareketleri yapar (bir şeyi alabilme, eli sallama, çekme)
  • Tesadüfen bulduğu bir hareketi, sesi veya oyunu daha sonra geliştirir
  • Hece taklitleri yapar (dada, gaga, bubu…)
  • Ağız hareketlerini değiştirerek değişik sesler üretir
  • Farklı ihtiyaçları için farklı sesler üretir
  • Hareket ve mimiklerini iletişim için kullanmaya başlar
  • Dikkat çekmek için gığıldar, sesler üretir, hece taklitleri yapar
  • Yaptığı hareket ve mimiklere, sesleri eşlik ettirir
  • Yeni sesler üretir "p," "b," ve "m," gibi . Bu sesler, hemen hemen yetişkin sesine benzer
Buraya kadar (O- 6 ay) olan ses çıkarmalar, gığıldamalar, ses oyunları tüm dünya çocukları için aynıdır. Hatta hiç duymayan işitme kayıplı çocuklar için bile aynıdır. Bundan sonra sosyal etkileşimle çocuk kendi çevresinde kullanılan dili ve aksanını dinleme yoluyla öğrenir. *6- 12. Aylar alıcı dil gelişimi için hayati önem taşır*

6- 9 aylar Arasındaki Dil Gelişimi

  • Sesin kaynağını araştırır
  • Konuşma ve konuşma olmayan çevresel sesleri bilinçli bir şekilde dinler
  • Başkalarının konuşmaları direkt olmasa da dinler (örneğin, oynarken, emerken. Fakat bir yandan da dinler)
  • "atdaa," "mama," "bay bay" kelimelerini tanır
  • İsmi ile seslenilince bakar
  • Kızkın ve sevecen ton ile konuşulduğunda, bu tona göre cevap verir (kızgın ses tonunda ağlama, sevecen ses tonunda hareketlenme, gülümseme gibi)
  • Vücut dili ve seslerle duygusunu, fikrini belli eder (örneğin kucağına al hareketi gibi)
  • Seslerle oyun oynar
  • Sesleri uzun süre üretir. Daha önce çıkardığı seslerden daha fazlasını söyler
  • Ünlü ve ünsüz sesleri rastgele birleştirerek heceler oluşturarak söyler
  • Ortalama 12 farklı sesi kullanarak, hecelerle şarkı söyler gibi mırıldanır. Adeta bülbül gibi şakır
  • Farklı tın, şiddet ve tonlarda sesler söyler
  • Ses değişiklikleri yapmak için dilini kullanır (yuvarlar, kıvırır, çeker, vs)
  • Heceleri tekrar eder
  • Konuşma seslerinin entonasyonunu taklit eder (soru tonlaması gibi, ma-ma?, yani mama ver, mama yok mu ifadesi gibi anlam hissi verir)

9-12 ay 6Arasındaki Dil Gelişimi

  • Onunla konuşulunca dinler
  • Tanıdık aile fertlerinin isimlerini ve çok sık kullanılan objelerle ilgili kelimeleri tanır (örneğin haniymiş sütü, babası gibi)
  • Basit istekleri yapar (öp, gel, otur, ver gibi)
  • Hayır’ı anlar
  • Hareketleri anlar
  • İnsanların seslerinin kime ait olduğunu ve isimlerini bilir, birleştirir
  • Kendi ismini bilir
  • İki, üç heceli ve bir çok sesten oluşan heceleri tekrar eder (karekterestik sesler, mesala cee, yok gibi)
  • Ağlayarak bir isteğini belirtirken sesler kullanır
  • Herhangi bir kişiye "mama" ve "dada" ifadelerini söyler, isteğini belirtir
  • Seslerle çığlık atar
  • Sesleri tekrar eder
  • Bir çok ünlü ve ünsüz ses kullanır
  • Kelimeye ekler takar.
  • Zaman takılarını kullanma pratikleri başlar (gel-geliyor, içti-içiyor)
  • Ses oyunlarını hareketlerle yapar (tel sarar gibi)

12- 18 aylar Arasındaki Dil Gelişimi

  • İsimleri tanır
  • Bir adımda yapılacak, bir cümlelik komutu anlar (ayakkabını getir, gibi)
  • Uygun durumlarda güler, nerede gülüneceğini anlar
  • 4 ile 6 arasında anlaşılır kelimesi vardır. Genellikle bunlar "b," "c," "d," ve "g," ile başlar.
  • Çocuğun ailesinden olmayan, yabancı kişiler çocun konuşmasının % 20’den daha azını anlayabilir
  • Kelimenin bir parçasını kullanır (kapı için ka-ka deyip gösterebilir, gidelim der gibi)
  • Hayırı ve hayır hareketini anlar
  • Sesleri hareketlerle birleştirerek yardım ister

15-18 aylar Arasındaki Dil Gelişimi

  • "yukarı," "aşağı," "sıçak," "kapalı gibi kavram kelimelerini anlar
  • 10 ile 20 arasında anlaşılır kelimesi vardır, kelimelerin çoğu isimlerden oluşur
  • Kelimeleri tam bir şekilde söyler (tüm heceleriyle)
  • İki kısa kelimeden cümleler söyler (cümle formunda)
  • Arkadaş olmak için uğraşır, bu esnada kelime ve cümleri tekrar eder, bazı duyduğu kelimeleri tekrar eder
  • Konuşmasının % 20 ile 25’i anlaşılır

18-24 aylar Arasındaki Dil Gelişimi

İlk kelimelerinin % 50’si isimlerden oluşur. Yiyecek, hayvan, aile üyeleri, oyuncak isimlerinden oluşur. Çevrelerinde konuşulan dili anında öğrenirler. Kelimeleri genel ifadelerden oluşur. Örneğin "gül" yerine "çicek" der. Bazı çocuklar sosyal durumlarda selamlaşma, sevgisini ifade etme gibi ifadeleri kullanır (örneğin sarılarak annem, benim annem söyler). Kelimelerinin % 20 ile % 50’si anlaşılır.
  • İki adımlık talimatları yerine getirir (örnek: 1) bardağı al, (2) anannene ver gibi)
  • Vücudunun parçalarını gösterir
  • Çok heceli kelimeleri birleştirir (ayakkabılık gibi)
  • Bir çok kelimeden oluşan cümle kurar
  • 2 kelimelik soru sorar
  • "helikopter" gibi yarış, uçma, koşma, giden, yuvarlanan oyuncakların isimlerini kullanmaktan hoşlanır
  • Şarkı söyler ve hum sesi yapar (ayı gibi: humm gibi)
  • Vücudunun şikayetini veya acı veren bir düşüncesini söyler
  • Konuşmasının % 50 ile 70’i anlaşılır
Bir kaç ay sonra eskiden söylediklerini daha az sıklıkla söyler. Dil gelişimi yavaşlar. Çünkü, artık hızlı bir şekilde yeni kelimeler öğrenir. 2 ile 18 yaşına kadar her gün 9 yeni kelime öğrenir.

2- 3 yaş Arasındaki Dil Gelişimi

  • 400 kelimesi vardır
  • Bir kelimesi, bir çok şeyi ifade eder (yatmıcam darken, oynıcam, TV seyretcem demek isteyebilir)
  • Onun, o, benim, senin gibi içeren iyelikler kullanır
  • 3 ile 5 kelimelik cümle kurarak konuşur
  • Tecrübe ettiklerini ve gördüklerini anlatır (arabanın tekerini ben taktım gibi)
  • Geçmiş zaman eki kullanır (gelmişlerdi, beni aramış gibi)
  • Çoğul eki kullanır (kaşıklar, toplar gibi)
  • Vücut parçalarını, insanların, oyuncakların, objelerin isimlerini söyler
  • Renkleri söyler
  • Şarkı söyler ve öyküler anlatır
  • Ne sorusunu cevaplar
Çocukların 2-3 yaşına kadar cümlelerinin çoğu anlaşılır. Konuşmayı taklit etmekten ziyade, kendi kendine cümleler yaratırlar. Duymadıkları halde daha önce öğrendikleri ve yeni öğrendikleri kelimeleri birleştirerek yeni cümleler kurarlar. Dili yetişkinler gibi ustaca kullanırlar. 3 yaşına gelene kadar cümlelerin çoğu anlaşılır.

3-6 yaşlar Arasındaki Dil Gelişimi

  • İşittikleri konuşmaların çoğunu anlarlar
  • Karşılıklı konuşmayı sürdürürler
  • 900 ile 1000’e yakın kelime hazineleri vardır. Kelimelerin çoğu eylem/fiil’dir
  • Hece ve kelimeleri tekrar etmeksizin akıcı konuşurlar
  • İyelikleri (senin, onun, bizim gibi) doğru kullanırlar
  • 3 ile 6 kelimelik cümle kurarak konuşurlar
  • Soru sorarlar
  • Tecrübe ve ilgileri hakkında konuşurlar
  • Öyküler anlatırlar (kesik kesik anlatmaları normaldir)
  • 4- 5 yaşına kadar dilin çoğunu tamamlarlar.
  • Dili akıcı bir şekilde, geniş ve uzun cümleler kullanarak ifade ederler
  • Arkadaşları ve yetişkinlerle çok kolay bir şekilde konuşmayı sürdürürler
  • Konuşma seslerini doğru ifade/artiküle ederler
  • 1500 ile 2500 arasında kelime hazinesi vardır
  • 6-8 kelimelik detaylı cümleler kurarak konuşur
  • 4 heceli kelimeleri tekrar edebilir
  • En az 4 tane yarısı, önce, den, dışında gibi bağlaç, edat gibi cümle bağlayıcılar kullanabilir (preposition)
  • Konudan sapmadan (konudan sapmaması çok önemlidir) bir konu hakkında öykü anlatır
  • 5 yaşta anlatılan öykülerle ilgili soruları cevaplar
  • Talimatları sırasına göre doğru bir şekilde yerine getirir
  • Sürekli konuşur
  • Devamlı soru sorar
  • Kompleks ve bileşik cümleler kurarak konuşur
  • Ünlü ve ünsüz seslerin çoğunu bilir
  • Grameri (söz dizimi, zaman, ekler) çoğunlıkla doğru kullanır
6 yaşında bozuk gramerlerini düzeltir. Yanlış ifade ettiği sesleri doğru söyler eder. 6 yaş civarında okumaya başlarlar. 8 yaşında ustaca okurlar. Kelime hazineleri 2 kat daha artar. 10 yaşında temsili/ hayali kelimeleri anlayabilirler (örneğin, zaman su gibi geçti). Dil gelişimi tamamlanmıştır. Bundan sonra çocuğun dili kullanma performansı, çocuğun hedefleri ve ilgisi ile paralel gider.

Pare Bilim Merkezi Semercioğlu Danışmanlık | www.parebilim.com